Quasimodo Sendromu Belirtileri ve Tedavisi Nedir?

Quasimodo sendromu, diğer adıyla beden dismorfik bozukluğu şeklinde adlandırılan psikolojik bir rahatsızlıktır. İlk olarak Quasimodo ismini almasının nedeni Victor Hugo’nun Notre Dameın Kamburu eserindeki karakterdir. Kişinin psikolojik olarak takıntı oluşturarak bedeninde var olmayan ancak varmış kusurlar araması olarak tanımlanmaktdır. Bu durumdan ciddi rahatsızlık duyan kişi kronik olarak bu takıntılarından rahatsızlık duymaya eğilim göstermektedir. Quasimodo sendromu tedavisi uzman psikiyatristler tarafından inceleme altına alınarak mümkün hale gelmektedir. Peki Quasimodo sendromu belirtileri nedir? Quasimodo sendromu nasıl tedavi edilir?

Quasimodo Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Sendroma sahip olan bireylerde güzellik algısı normal bireylere göre daha farklı işlemektedir. Hatta çoğunlukla Quasimodo Sendromu belirtileri yaşayan kişiler, psikiyatriste görünmesi gerekirken var olmayan kusurları için cerrahi uzmanlara başvurmaktadırlar. Psikolojik bir rahatsızlık olmasına rağmen ağırlıklı olarak plastik cerrahlardan psikiyatristlere yönlendirilmektedir. Genetik bir rahatsızlık olarak görülmemekle birlikte oluşum nedenlerinin arasında sosyal medya ve toplumsal normal görülmektedir. Belirtileri;

• Bireyin kendini takıntılı sayılabilecek derecede inceleyip eleştirmesi.
• Belirlediği kusurlarla ilgili çevredeki kişilerden sürekli onay alma eğilimi.
• Kendisini asla memnun hissetmeme.
• Dermatoloji, plastik cerrahi gibi alanlara aşırı ilgili olma ve bu bölümlerde sık sık işlem görme eğilimi.
• Kıyafet, saç kesimi ve rengi gibi günlük durumlarda aşırı kararsızlıklar geliştirme.
• Kendilerinin belirlediği kusurları başka kişilerin de bu şekilde gördüğüne karşı kırılması zor inanç.
• Özellikle yüz hatları ile ilgili sürekli olarak şikayette bulunma.
• Başta kusur olarak görülen durumların ileriki seviyelerde ciddi bir özür ya da engel görülmesi.
• Aynada uzun süreler vakit geçirme.

Quasimodo Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?

Quasimodo sendromu tedavisi, psikiyatristler tarafından uzun bir gözlem sonucu gerçekleşmektedir. Özellikle ergenlik çağındaki bireylerde yaygın olarak belirtilerin verilmesi, ergenlik çağı ile hastalığın karışmaması adına gözleme dayandırılmaktadır. Hastalıktan emin olunduktan sonra terapilerle sonuca ulaşmak hedeflenmeketdir. Kişinin  çevresi ile ortak yürütülen çalışmalarla takıntılı olma durumu dengelenmeye çalışılarak hastaya yardımcı olunmaktadır. Takıntıların ileri seviyeye ulaşmaması için erken teşhis tedavi sürecinde önem taşımaktadır. Önüne geçilmeyen takıntılar ileride depresyon, sosyal fobi gibi diğer psikolojik rahatsızlıklara dönüşebilmektedir. Bu nedenle belirtileri gösterdiğini düşünen hasta veya yakınları mutlaka uzman bir psikiyatriste danışmalıdır.