Tripofobi Nedir? Tripofobi Belirtileri Nelerdir? Nasıl Geçer?

Tripofobi, kişinin korku ve tehlikeye verdiği normal fizyolojik tepkidir. Öte yandan fobi, sürekli endişenin bilinçsizliği ve sürekli korku ile karakterize edilen bir durumdur. Fobi, insanların neden olduğu nesneleri, yerleri, durumları, duyguları veya hayvanların günlük yaşamlarını etkileyen aşırı bir korku olarak tanımlanabilir. Tripofobi belirtileri arasında en yaygın olarak korku görülmektedir. Pek çok farklı fobi türü bulunmaktadır. Tripofobi tedavisi öncelikle türe bağlı olup, psikolog ya da psikiyatrist esşliğinde tedavi edilebilmektedir.Bunlardan biri, toplumda pek bilinmeyen fobi adı verilen bir fobidir. Tripofobi, yüzeydeki sıkı kümeler halinde bulunan deliklerin neden olduğu korku ve endişe veya tiksinti hissetmenin neden olduğu bir rahatsızlık türüdür. Örneğin, delikli çilekler veya süngerler şiddetli mide bulantısına neden olabilir ve fobisi olan kişilerde kusmaya neden olabilir. Bazı insanlarda kabarcıklar gibi kabarcıklar da fobilere neden olabilir.

Tripofobi Nedir?

Tripofobi, basitçe, genel gözenekli veya gözenekli yapıyı koruma fobisi olarak tanımlanmaktadır. Fobilerde akıl hastalığı, çilek veya gözenekli süngerler şiddetli mide bulantısına neden olabilir ve kişilerin kusmasına neden olabilir. Fobi, son zamanlarda en çok çalışılan sağlık sorunlarından biridir. Fobiler, anksiyete bozuklukları veya tiksinti bozuklukları, yüzeydeki sıkı kümelerdeki deliklerin neden olduğu fobilerdir.

Nefretin kesin nedeni hala tam olarak anlaşılamamıştır. Ancak bu konudaki araştırmalar devam ediyor. Eski araştırmalardan elde edilen kanıtlar, delik korkusunun, yılanlar ve mavi gözlü ahtapotlar gibi zehirli hayvanlardan oluşan dairesel kümelerin insanlar üzerindeki etkisinden kaynaklandığını gösteriyor. Bazı yeni araştırmaların sonucu olarak, psikologlar yeni bir teori önerdiler. Bu teoriye göre, yakın düzenlenmiş çevrelerin neden olduğu bireylerin doğal şüphelerinin aslında insanlarda görülen bazı hastalıklarla ilgili olabileceği söylenmektedir.

Su çiçeği, kızamık, kızamıkçık, tifüs gibi birçok hastalık ve parazitlerin neden olduğu cilt rahatsızlıkları, yaralar ve keneler gibi ciltte yuvarlak kümeler oluşturur. Başka bir deyişle, bu cilt bulguları bazı kötü işaretlerdir. Bu nedenle fobisi olan kişiler, bilinçaltının gönderdiği olumsuz sinyaller karşısında korku ve tiksinti duyar.

Tripofobi ‘yi Tetikleyen Faktörler Nelerdir?

Tripofobi belirtileri genellikle kümelerde küçük düzensiz deliklere sahip nesneler tarafından tetiklenmektedir. Bu nesnelerden bazıları;

• Sünger
• Sabun köpükleri
• Mercan
• Bal peteği
• Arı kovanı
• Suyun yoğunlaşması sonucu oluşan damlacıklar
• Çilek
• Nar
• Mısır
• Cilt kabarcıkları

Şeklinde sıralanabilir.

Tripofobi Belirtileri Nelerdir?

Fobileri olan kişiler, tetikleyicileri gördüklerinde çeşitli psikolojik ve fiziksel belirtiler göstereceklerdir. Çoğu insanda rahatsızlık hafif belirtiler olarak kendini gösterir. Ancak bazı insanlarda günlük yaşamlarını etkileyecek kadar şiddetli olabilmektedir. Bir kişide görülebilen en yaygın tripofobi belirtileri,

• Korku, tiksinme ya da rahatsızlık hissi
• Ürperme
• Titreme
• Ciltte kaşınma
• Terleme
• Bulantı
• Durumdan kaçınma isteği
• Kalp çarpıntısı
• Baş dönmesi
• Nefes darlığı
• Ölüm korkusu

Şeklindedir.

Bir kişinin fobilerden mustarip olup olmadığını belirlemek için tıbbi bir teşhis testi yoktur. Tanı koymak için psikiyatrist veya psikolog, hastanın şikayetlerini dikkatle dinleyecek ve değerlendirecektir. Psikolog ya da psikiyatri doktorları, tripofobi tedavisi için öncelikle doğru tanı koyulması gerektiğini belirtmektedirler. Nörolojik hastalıkların varlığını dışlamak için fizik muayene yapın. Gerekirse, beyin tomografisi veya MRI ile organik hastalıkları kontrol edilmesi önem arz etmektedir.

Tripofobi Nasıl Geçer?

Tripofobi tedavisi birçok insan tarafından merak edilen sorulardan bir tanesidir. Tedavisi genel olarak, diğer fobiler gibi korkusuzluğun da (fobi gibi) tedavisi kolay değildir. Fobilerin tedavisi için psikolojik danışma, psikoterapi ve hipnoz kullanılabilmektedir. Bilişsel davranışçı psikoterapi, hastaların gerçekçi olmayan düşünme biçimlerini değiştirmelerine yardımcı olabilmektedir. Bu onların güçlü korkularının hayal gücünün bir sonucu olduğunu anlamalarına yardımcı olur.

Maruz kalma terapisi, olumlu sonuçlar elde edebilen davranışsal bir terapidir. Bu tedavi yönteminde insanları etkilemeyen resimlerden başlayarak, hastalara giderek daha yüksek etki oranına sahip daha fazla resim gösterilmektedir. Bu şekilde beyin, insanların bağlılığını azaltacak şekilde ayarlanabilmektedir. Korkunun neden olduğu kızarıklığı kontrol altına almak için bazı sakinleştiriciler reçete edilebilmektedir. Psikoterapiye ek olarak antidepresanlar da fobileri hafifletmek için kullanılabilmektedir.